Dünya

Ekonomik gelişmeler

Piyasa Yorumu: Bu sabah BIST100’de pozitif açılış bekliyoruz. Dün endeks 1631.43 – 1642.76 arasında işlem gördü ve günü +0.83% değişimle 1638.50 seviyesinde kapattı. İşlem hacmi yüksek seviyede gerçekleşti. Bu sabah pozitif açılış ve sonrasında 1620 – 1650 arasında işlem aktivitesi bekliyoruz.

Piyasalarda Bugün Başta ABD olmak üzere global enflasyon ve bekleyişlerinin yükseldiği, faiz hadlerinin yukarı yönde güncellendiği ve fakat ağırlıklı yıl sonu eğilimi kaynaklı olduğunu düşündüğümüz risk iştahının canlı olmaya devam etmesi durumu da tüm hatlarıyla devam ediyor. Geride kalan haftaya ait işlemleri de bu şekilde ifade etmek mümkün. ABD’de açıklanan TÜFE’nin manşet ve çekirdekte yükselişe işaret etmesi ilk etapta şok etkisi yaratırken, devam eden 2 günde ise hisse senetlerinin yeniden toparlandığı görüldü. Cuma günü S&P 500 endeksinde teknoloji ve telekom hisselerinin sağladığı destek yatırımcılar açısından pozitif oyun alanı açtı. 12 Kasım haftasında global hisseler (MSCI dünya endeksi) %-0.04 ile 1 Kasım döneminden bu yana ilk kez olumsuz tarafta fiyatlanırken, Amerikan dolarındaki primlenme ve tahvil faizlerindeki yükseliş süreçte etkili oldu. ABD’de takip edilen getiri eğrilerinden 5y30y için yataylaşma tüm hızıyla sürerken, 71bp düzeyine gerilediği görüldü.

Kısa vadeli işlemlerde gelişmiş-gelişmekte olan ülke varlıkları arasında ayrışma yaşanabileceğine dair riskler olduğunu düşünüyoruz. Yine burada da yıl sonu etkisinin öne çıktığı bir süreçten söz etmek mümkün. Nitekim gelişmiş ülke varlıklarının hisse senetleri nezdinde kümülatifte kötü performans ettiği son hafta işlemleri ortamında gelişmekte olan ülkeler endeksi %1.69 yükselişle 2 hafta sonra ilk kez artıya geçti. Keza enflasyona yönelik kısmi fiyatlama ve reel faizlerdeki düşük seyir de ons altında %2.56’lık yükselişe imkan tanıdı ve yükselişin ikinci haftaya taşınmasına zemin hazırladı.

Cuma günü Türk lirası paritede psikolojik 10.00 sınırını da yukarı yönde aştı ve Amerikan doları karşısında günü %0.93 değer kaybı ile tamamladı. Haftanın son işlem günündeki zayıf eğilimde Rus rublesi ve Brezilya reali ile birlikte yapılan trade dikkat çekti. Hesaplamalarımıza göre, 22 Eylül’de gerçekleştirilen Fed-FOMC toplantısından bu yana Amerikan dolarının genel değerini gösterir DXY endeksi %1.7 yükselirken, gelişmekte olan ülkelere ait gösterge endeks %2.5 geriledi. Liranın değer kaybı ise aynı süreçte %13.4 oldu.

Bu hafta makro veri takibi açısından yarın ABD’de açıklanacak olan perakende satışlar verisi global tarafta öne çıkarken, içeride Perşembe günü gerçekleştirilecek olan PPK toplantısı dikkat çekiyor. Piyasa beklentileri faizin indirileceği yönünde bir kez daha konsensüse işaret ederken, 50-100bp aralığında farklılaşma söz konusu. Öte yandan ABD’de 9 farklı Fed yöneticisinin yapacağı konuşmalar da tapering sürecinin geleceğine dair verebilecekleri mesajlar açısından dikkat çekiyor.

Piyasalar

Haftanın ilk işlem gününde Çin ağırlıklı akış dikkat çekiyor. Konut fiyatlarındaki gerilemenin ve sektöre yönelik odaklanma devam ederken, PBOC’nin gerçekleştirdiği likidite operasyonunda orta vadeli mekanizma ile 1 trilyon yuanlık fonlama sağlandı. Yarın 800 milyar yuanlık yeni bir dönüş daha söz konusu olacak. Ay sonundaki rakam ise 200 milyar yuan olarak karşımıza çıkmakta. Uzun vadeli fonlamanın sağlandığı bugün haftalıkta ise Çin MB nette 90 milyar yuanlık likiditeyi geri çekti ve kısa-uzun vade ayrımı yaptı. DXY 95.00’li seviyelerde yatay seyrederken, vadeli ABD endeksleri de yatay-olumlu seyrediyor. Bilanço sezonunun ağırlıklı sonuna gelinmiş olması ve Kasım ayının ikinci yarısı itibarıyla işlem hacimlerinin biraz daha düşük seyretme ihtimali gelecek dönem fiyatlamaları üzerinde etkili olabilir.

Türk lirası Amerikan doları karşısında Cuma günü %0.93 değer kaybederken, BIST 100 endeksi %0.8 yükselişle günü 1638 puan seviyesinden tamamladı. 10y vadeli tahvilde faizin son düzeyi %19.56 olurken, ülke risk primi ise %1.2 geriledi ve 406bp ile izlendi.

EMEA bölgesi endekslerinde gün sonu kapanışları ağırlıklı değer kazançlarına işaret etti. Euro Stoxx 50 %0.28, FTSE 100 %-0.49, DAX %0.07 ve Rusya (RTS, USD) varlıkları %-3.79 düzeyinde performans sergiledi.

Amerika kıtası işlemlerinde majör ABD endeksleri ile gelişmekte olan ülke varlıkları arasında ayrışma gözlendi. Dow Jones %.0.50, S&P 500 %0.72 ve Nasdaq %1 ile günü sonlandırırken; Bovespa %-1.17, Merval ise %-1.02 ile takip edildi.

Asya’da haftanın ilk işlem günü nispeten olumlu seyrediyor. TSİ 08.32/ NKY 225 %0.54, Hang Seng %-0.10, CSI 300 %-0.49 ve KOSPI %1.10 ile fiyatlanırken, USDCNH paritesi offshoreda 6.3777 ile sınırlı yuan değer kazancına işaret etmekte.

Fiyatlamalar

BIST 100 endeksinde 1590-1570 seviyeleri destek, 1650-1700 ile direnç olarak yakından izlenebilir. USDTRY paritesinde 9.91-9.87-9.79 seviyeleri destek olarak izlenebilir. Global Amerikan doları fiyatlamalarının EUR çaprazları üzerinde etkili olmaya devam etmesini bekliyoruz. 1.1420-1.1370 destek, 1.1520-1.1570 ise direnç olarak izlenebilir.

Ons Altın & Gümüş ETF İşlemleri – Kısa vadeli stratejimiz şu aşamada çalıştı; riskler yukarı yönlü

 Genel değerlendirme/uzun vadeli yorum: Eylül 2021 FOMC toplantısının ardından Fed’in para politikasında normalleşme sürecini ‘kademeli’ şekilde resmen devreye aldığını düşünüyoruz. Bu nedenle zamana yayılır şekilde ve fakat ciddi rahatsızlık yaratmayacak ölçekte Amerikan doları değerlenmesi gözlenebilir. Faiz hadlerindeki seyir, pandeminin yeni varyantların takibi ile birlikte izleyeceği patika, yaklaşan kış mevsimi ve global ekonominin büyüme performansı Amerikan dolarına yönelik yaklaşım açısından farklılaşma yaratabilir. Daha önce 2021 yılının Mart ayında iki kez ons altın için yaptığımız aşağı yönlü revizyonları (sırasıyla 9 Mart’ta ortalamada $2050 seviyesinden $1900 bölgesine, 29 Mart’ta ise $1825 düzeyine çekmiştik) Fed’in tapering sürecini resmen devreye alacak olması ve 2022 yılında federal fonlama oranında 1x25bp faiz artırım ihtimalinin yüksek olduğunu düşünmemiz nedeniyle 2021 yılı için bu kez de $1805 (ortalama) seviyesinde belirliyoruz. (27 Eylül 2021)

 Haftalık değişim/yorum: ABD’de açıklanan Ekim ayına ait enflasyon verilerinin yukarı yönde baskıların devamına işaret etmesi ve reel faizlerin tarihi düşük seviyelerde seyretmesi yıl sonu işlemlerinin ağır bastığı farklı iyimser fiyatlama patikalarını şu aşamada destekliyor. Öte yandan henüz ETF’lerin değerli metaller cephesindeki pozisyonlanmalarında kayda değer bir değişim gözlenmemekte. Hesaplamalarımız, geride kalan hafta toplamında ons altında ve gümüş işlemlerinde ETF’lerin herhangi bir değişimine işaret etmiyor.

 Kısa vadeli değerlendirme: Ons altın işlemlerinde yılın geri kalan döneminde $1700- 1840 bant aralığının DXY performansına göre devam etmesini bekliyoruz. Geçtiğimiz hafta paylaştığımız değerlendirmelerimizde haftalık kapanışın 55 hafta ortalamasının oluştuğu $1810 üzerinde gerçekleşmesi kısa vadede risklerin yukarı yönde oluşmasına ve $1820-1840 aralığının potaya girmesine neden olabileceğine değinmiştik. Şu aşamada yaklaşımın çalıştığı ve riskleri yukarı yönde baskıladığına inanıyoruz. $1877-1910 aralığı $1840 seviyesinde stop gözetilerek yakından izlenebilir.

 Uzun vade yatırımcılar açısından altın ve gümüş özelinde emtia piyasası pozitif düşüncelerimizi düşük katsayı ile de olsa muhafaza ediyoruz. Özellikle ons altın için orta-uzun vade düşünen yatırımcıların $1600-1700 aralığına doğru geri çekilmelerde maliyetlenmelerinin yanlış olmadığı kanaatindeyiz.

 Dikkate alınması gereken uyarı: Ons altın fiyatlamaları cephesinde 2021 yıl başlangıcındaki iyimserliklerimizin ciddi anlamda uzağında bulunuyoruz. Nitekim yıl içerisinde gerçekleştirdiğimiz 3 aşağı yönlü revizyon ile (ortalama fiyat beklentisinde) bahse konu fikirlerimizi en hızlı şekilde sizlerle de paylaşmaya çalıştık. Öte yandan, orta vadeli bakış açısına sahip yatırımcılar açısından global enflasyonun seyri ve mevcutta gözlenen yükselişin yeni bir trend oluşumuna işaret edip etmediği konusu yakından izlenmeli. Şayet bu başlık altında yeni bir sürecin başlangıcı gözlenecek olursa, başta Fed olmak üzere küreselde önemli rol üstlenen, para politikalarını belirleyici konumda bulunan merkez bankalarının politika faizlerinde artırım yönlü adımları takip edilene dek uzun yönlü pozisyonlanmaların ivmelenmesi konusu gündeme gelebilir. . (18 Ekim 2021)

Kaynak Deniz Yatırım
Hibya Haber Ajansı

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu